Ulaştırma Mevzuatı Projesi AB ile İlişkileri Güçlendiriyor
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “AB Müktesebatına Uyum Sürecinde Türkiye’nin Ulaştırma Mevzuatının Analizi (ATLAS) Projesi”nin ulaştırma mevzuatını bütün yönleriyle kapsayan ilk çalışma olması nedeniyle özel bir öneme sahip olduğunu belirterek, “Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan Türkiye Raporu’nda da büyük bir önem atfedilen projemizin, mevzuat uyumu anlamında tüm sektörlerimize önemli katkılar sunacağına inanıyorum.” dedi.
Uraloğlu, “Avrupa Birliği Müktesebatına Uyum Sürecinde Türkiye’nin Ulaştırma Mevzuatının Analizi Projesi kapanış töreninde, Türkiye ile Avrupa arasında ulaştırma alanında birlikte yapılacak çok iş olduğunu anlattı.
Uluslararası taşımacılığın geliştirilebilmesi için alternatif güzergahların birlikte hayata geçirilebileceğine dikkati çeken Uraloğlu, jeostratejik konumu pek çok fırsat sunan Türkiye’nin Asya ve Avrupa arasındaki doğu-batı koridorunda doğal bir köprü olduğu gibi Kafkas ülkeleri ve Orta Asya’dan Afrika’ya uzanan koridorun da tam ortasında bulunduğunu vurguladı.
“Türkiye, Avrupa için önemli bir ticari ortaktır”
Bölgede yaşanan gelişmelerden sonra Türkiye’nin Avrupa’yı Asya’ya bağlayan Avrasya kuşağında merkezi bir duruma geldiğini, politik, güvenlik ve ekonomik açılardan büyük bir rol ve önem kazandığını belirten Uraloğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye ayrıca Avrupa için önemli bir ticari ortaktır. 31 Aralık 1995 tarihinde Gümrük Birliği’nin ihdas edilmesiyle Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasında büyük bir ivme kazanan ticaret hacmi 2023’te 210,3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Avrupa İstatistik Ofisinin (Eurostat) uluslararası ticaret verilerine göre de AB ülkelerine en fazla ihracat gerçekleştiren ülkeler sıralamasında Türkiye 6. sırada yer aldı. Tüm bu gerçeklerden hareketle Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin derinliği ve işbirliklerinin önemi gün gibi ortadır.”
Bakan Uraloğlu, 2053 vizyonu doğrultusunda, ülkenin Asya, Avrupa ve Afrika arasında artan uluslararası yük taşımacılığından mümkün olan en yüksek payı alması için çalıştıklarının altını çizerek, şöyle devam etti:
“Uluslararası ulaştırma koridorlarının kesişim noktasında bulunan ülkemizin lojistik bir merkez haline gelmesi için altyapımıza büyük yatırımlar yapıyor, rekabet gücümüzü her geçen gün artırıyoruz. 2002’den bu yana Türkiye’nin ulaşım ve iletişim altyapısına 277 milyar doların üzerinde yatırım gerçekleştirdik. Bakü-Tiflis- Kars Demir Yolu ve Marmaray gibi hayata geçirdiğimiz dev yatırım projeleriyle Asya-Avrupa arasında Orta Koridor üzerinden kesintisiz taşımacılık yapılabilmesini önceliyoruz.”
Orta Koridor ve Bakü-Tiflis-Kars (BTK) Demir İpek Yolu üzerinden yük trenlerinin Çin’den Türkiye’ye 12 günde, Avrupa’ya ise 18 günde ulaştığına dikkati çeken Uraloğlu, bununla birlikte, inşa halindeki Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Hattı ile Avrupa yakasındaki taşıma kapasitesini ve hızını da artırdıklarını belirtti.
Uraloğlu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden yeni bir demir yolu hattı inşası ve Kars-Divriği demir yolu güzergahının iyileştirilmesi yatırımlarıyla Anadolu’daki kapasite artışları sağlanacağına işaret ederek, şöyle konuştu:
“Ayrıca, Orta Koridor üzerinde Türkiye’yi Azerbaycan’a ve oradan da Orta Asya’ya bağlayacak yeni bir demiryolu bağlantısı olan Kars-Dilucu- Nahçıvan – Azerbaycan Demiryolu Projesi’nin çalışmalarına devam ediyoruz. Yalnızca doğu-batı güzergahında değil aynı zamanda kuzey güney aksında da bağlantılarımızı güçlendirecek önemli projelerin hayata geçirilmesinde öncü rol oynuyoruz. Kalkınma Yolu olarak adlandırdığımız bu yeni güzergah sayesinde Basra Körfezi’ni Türkiye üzerinden Avrupa’ya ve Orta Asya’ya bağlamayı hedefliyoruz.”
“IPA vesilesiyle birçok proje hayata geçirildi”
Türkiye-AB mali işbirliğin en önemli göstergelerinden biri olan Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) vesilesiyle AB kurumlarıyla birçok önemli projeyi hayata geçirdiklerini belirten Uraloğlu, çevre dostu bir ulaştırma sisteminin tesis edilmesi ve yeşil dönüşümün hızlandırılması için projeler geliştirdiklerini bildirdi.
Uraloğlu, AB’nin iklim değişikliği ve çevre kirliliği ile mücadele kapsamında yürüttüğü politikaları yakından takip edip desteklediklerinin altını çizerek, “Türkiye’nin Net Sıfır Emisyon Hedefi: Ulaştırma Yol Haritası Projesi”ni de başlattıklarını anımsattı.
“AB ile teknik işbirliğimizi en üst düzeyde sürdürüyoruz”
“AB’ye üyelik sürecinde birçok fasılda siyasi engellerle karşılaşıyor olsak da AB ile teknik işbirliğimizi en üst düzeyde sürdürüyoruz.” ifadesini kullanan Uraloğlu, Özellikle ulaştırma alanındaki işbirliği ve ilişkilerin siyasi etkilerden uzak bir şekilde sürdürülmesinin her iki tarafa da kazanç sağlayacağına inandığını bildirdi.
Uraloğlu, aday ülke olarak ulaştırma altyapılarının geliştirilmesi için çalışırken AB ile hukuki anlamda gerekli uyumlaştırmanın sağlanmasına da önem verdiklerini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Tüm bu gayretlerin sonucunda emniyet, güvenlik, çevre ve sosyal konularda çağın gerektirdiği bir düzeyi yakaladığımızı düşünüyorum. Mevzuat uyumu konusunda bugüne dek Bakanlık olarak birçok projeyi hayata geçirdik. Ancak, ATLAS Projesi’nin ulaştırma mevzuatını bütün yönleriyle kapsayan ilk çalışma olması nedeniyle özel bir öneme sahip olduğunu düşünüyorum. Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan Türkiye Raporu’nda da büyük bir önem atfedilen projemizin, mevzuat uyumu anlamında tüm sektörlerimize önemli katkılar sunacağına inanıyorum. Önümüzdeki dönemde mevzuat uyumuna yönelik atılabilecek adımları içeren bir Mevzuat Uyum Stratejisi ve Eylem Planı da oluşturduk. Proje kapsamında ayrıca, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme ilkeleri doğrultusunda ‘ELIT’ adını verdiğimiz bir mevzuat bilgi sistemini de hayata geçirdik. Bu sayede, tüm ulaştırma mevzuatına tek bir kaynaktan erişim sağlayabilecek ve AB’ye uyum durumunu dijital ortamda güncel bir şekilde takip edebileceğiz.”
Projenin tam anlamıyla başarıya ulaşabilmesi ve sürdürülebilir sonuçlar ortaya koyulabilmesi için sonuçların takipçisi ve destekçisi olacaklarını dile getiren Uraloğlu, ulaştırma alanındaki iyileşmelerin toplumların sanayi, enerji ve turizm gibi birçok alandaki hedeflerine ulaşmada da önemli yer tuttuğunu söyledi.
Bakan Uraloğlu, AB ile eskisinden daha etkin ve yapıcı bir işbirliğini hayata geçirmek için gerekli her türlü adımı atmaya hazır olduklarını sözlerine ekledi.
Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Mehmet Kemal Bozay da ulaştırma alandaki altyapı çalışmalarının ülkelerin dış ilişkileri için de önemli olduğuna işaret ederek, Türkiye’nin bu alandaki yatırımlarının faydalarının ilerleyen yıllarda da görülmeye devam edileceğini kaydetti.